Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı ve TBMM’den geçmesi beklenen yeni infaz düzenlemesi Kurban Bayramı öncesine yetiştirilmeye çalışılıyor.
Yeni infaz düzenlemesiyle, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyen yaklaşık 45-50 bin hükümlünün denetimli serbestlikle tahliye edilmesi hedefleniyor. Bu düzenleme, cezaevlerindeki doluluk oranlarını azaltmayı ve yeniden topluma kazandırma süreçlerini güçlendirmeyi amaçlıyor.
CEZAEVİ KURULUNDAN OLUMLU RAPOR ŞARTI
Yeni düzenlemeye göre, 31 Temmuz 2023’ten önce işlenen suçlar için kapalı cezaevlerinde bulunan hükümlüler, üç yıl erken açık cezaevine geçebilecek. Halihazırda açık cezaevinde bulunan hükümlüler ise doğrudan tahliye edilecek. Ancak bu imkândan yararlanmak için cezaevi gözlem kurullarından olumlu rapor alınması şart koşulacak.
Türkiye Gazetesi’nin haberine göre, AK Parti kaynakları tahliyelerin otomatik olmayacağını vurgulayarak, “Cezaevinde iyi hâlli olmak, eğitim ve sosyal projelere katılmak, pişmanlık göstermek gibi kriterler titizlikle değerlendirilecek. Kamu güvenliği ve toplum hassasiyetleri göz önünde bulundurulacak. Gözlem kurulları kritik bir rol oynayacak” açıklamasında bulundu.
Paketin önemli başlıklarından biri de özel infaz hükümleri olacak. Hamile kadınlar, çocuklu anneler, yaşlı, hasta ve engelli mahkûmlar için cezaevinde kalmayı gereksiz kılacak özel uygulamalar öngörülüyor. Bu gruplar, cezalarının kalan kısmını evde ya da denetimli serbestlik kapsamında tamamlayabilecek.
Hamile veya küçük çocuğu olan kadınların kalan cezalarının 5 yılını konutta infaz etmeleri sağlanacak. Cezaevi koşullarında yaşamını sürdüremeyecek kadar hasta, yaşlı ya da engelli olan hükümlüler ise adli tıp raporuyla kalan cezalarının 8 ila 10 yılını dışarıda geçirebilecek.
“ÖRGÜT ADINA SUÇ İŞLEME”DE BELİRSİZLİK
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” düzenlemesini iptal etmesinin ardından bu başlıkta nasıl bir adım atılacağı belirsizliğini koruyor. AK Parti kaynakları, AYM’nin iptal kararları nedeniyle yeni bir tanım getirilse dahi bunun da iptal riski taşıdığını belirterek, bu konuda düzenleme yapılmayabileceği sinyalini verdi. Söz konusu hükümlüler, terör örgütleriyle iltisaklı ya da yardım-yataklık kapsamında değerlendirilen suçlar için öngörülen hükümler çerçevesinde cezalandırılacak.
