Geride bıraktığımız Pazar günü Elazığ’da zevkli, bir o kadar da stres yüklü karşılaşma vardı.
İki ezeli rakip Elazığspor ve Batman Petrolspor’un karşılaşmasında oynanacak futbol kadar maç öncesi yaşanması muhtemel gerilimler de akıllardaydı…
Pazar günü oynanacak maça geçmeden, Elazığspor ile geçmişteki bazı anekdotlara değinmekte fayda var.
1970-80’li Yıllarda her iki kulübün mazisinde futbolcu transferlerinden, Elazığlı teknik direktörlerin Batman Belediyespor’u çalıştırmasına dek iyi ilişkiler varmış. Kaleci Münir ve Sinan ağabeylerin Batman’a transferleri, yine Petrolsporlu İsmail Baysal’ın Elazığspor’a transferinin anılarını üstatlardan öğreniyoruz.
Her ne olduysa 90’lı yılların ortalarında taraftarlar ve yönetimler arasındaki gerilimler bugünlere kadar taşınmış. İki sezon önce de 3. Lig’de aynı grupta mücadele veren iki takım arasındaki gerilimleri de bilmeyen yok…
İşte böyle bir ortamda, haftalar öncesinde Petrolspor Derneği Başkanı Zeynel Nasıroğlu’nun gruptaki tüm takımlara yönelik ‘zeytin dalı’ niteliğindeki açıklamaları, yine Kulüp Başkanı Hakan Toy’un yayınlarımıza katılarak, ‘Elazığ’a kardeşlik duygularıyla gideceğiz’ mesajları, ortamı yumuşatmıştı.
Petrolspor kafilesi artık Elazığ’daydı…
Ben, meslektaşlarımızdan Mehmet Taş ve Vedat Aker’le bu kritik maçta keyifli bir yolculukla takımı yalnız bırakmama adına Elazığ deplasmanına gitmeyi görev bildik.
Petrolspor’un konakladığı otele geçene dek Elazığspor başkanı ve yönetimi, Petrolspor’u ziyarete gitmiş ve birlik-beraberlik mesajları verilmişti.
Otelde Kulüp Başkanı Hakan Toy, Petrolspor Derneği Başkanı Zeynel Nasıroğlu, As Başkan Mert Nasıroğlu ve diğer emektarlarla bir araya gelerek maç öncesi değerlendirmelerde bulunduk. Ev sahibi ekibin misafirperver tavrı, yönetimimizde de mutlulukla karşılanmıştı.
Masada herkes heyecanlıydı ama özellikle Zeynel Nasıroğlu’nun stresi bir başka seviyedeydi. Masanın etrafında toplanan herkesten skor tahmini alması, heyecanının ve arzusunun dışa vurumuydu bir bakıma. Geçen yıl penaltılarla kaçan şampiyonluk, Zeynel başkanda bambaşka bir motivasyon oluşturmuş…
***
İki camia arasında yaklaşık 30 yıl süren küskünlükler, dargınlıklar ve kötü hatıralar, yerini ‘kardeşlik’ rüzgarlarına bırakıyor gibiydi.
Stadyuma geçtiğimizde ise Elazığsporlu yöneticiler, Petrolspor yönetimini kapıda karşıladı. O sırada Elazığspor taraftarlarından bir grup, Petrolsporlu yöneticilerin yanına gelerek birlik mesajı veriyordu. Oldukça sıcak mesajlar vererek, kırgınlıkların son bulmasını yeni bir sayfa için hazır olduklarını belirtiyorlardı…
Yine protokol tribününe çıkan Başkanlar Toy ve Nasıroğlu, selamlama konuşması yaparak, “Geçmişte ne yaşanmışsa sünger çekiyoruz. Kardeşiz” mesajını verince Elazığlılardan aynı jestle alkışlar geldi.
Kardeşlik rüzgarları o sırada biraz daha etkili esmeye başladı.
Bizler ise basın tribününe geçerken Elazığ TSYD temsilcisi ve deneyimli gazeteci Coşkun Kamaç tarafından karşılandık. Hemen yanında üç gazeteciler cemiyetinin başkanlığını yapan baba dostu Mustafa Arslan vardı. Mustafa ağabey de maç boyunca yanımızdan ayrılmayarak misafirperverliğini gösterdi. Hakem kararlarını zaman zaman aynı bakış açısıyla değerlendirmesek de harika bir sohbetti.
Bir ara Coşkun Kamaç ve Mustafa Arslan ağabeyler, yine yaşça bizden büyük bir ağabeyle yanıma gelerek ‘Tanıyor musun?’ dedikleri Mustafa Aksu, 90’larda o dönemlerde 2. Lig’de mücadele veren Batman Belediyespor’u çalıştıran teknik direktördü. Harika bir sohbete koyulduk ve yine Batman basınının duayen ismi Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Arif Arslan ile hatıralarını anlatmaya başladılar.
Misafirperverliklerine şükran borçluyum…
Ancak aynı dilekleri ve misafirperverlikleri ne yazık ki basın tribünündeki yeni jenerasyon gazetecilere dileyemiyorum.
İki kulübün yöneticilerinin kardeşlik adımları ve deneyimli gazetecilerin nezaketlerine rağmen, basın tribününde sözde görevli kendini bilmez bazı gazeteciler, maçın ilk dakikasından son dakikasına kadar hakaret dolu sözleriyle tohumu yeni atılan kardeşlik ilişkilerine gölge düşürme niyetindeydiler.
Sevgili Vedat ile soğukkanlılığımızı koruyarak, bu güruha prim vermeme adına büyük çaba sarf ettik. Yıllar sonra başlayan ilişkiler ve Elazığ yönetiminin misafirperverliğinin hatırına sözde gazetecilerin bölgeye yönelik ön yargıları ve hakaretlerini dillendirmiyorum. Ancak camiamıza yönelik kötü sözlerini kendilerine iade ediyorum…
Keşke kendilerinden önceki jenerasyonlardan ve Elazığ halkının gerçek misafirperverliğinden pay almış olsalardı.
Karşılaşmada hakemin elbette tartışmalı kararları vardı. Ancak bunun sebebi ne Batman camiası ne de başka bir etkendi, futbolda her zaman olabilecek mevzulardı. Neyse ki onlara rağmen, maç bittikten sonra da iki kulübün yöneticileri centilmenliği elden bırakmamaya devam ediyordu.
Önce Petrolspor yönetimi, Elazığspor’un soyunma odasına giderek kalan maçları için başarı temennisinde bulundu, akabinde Elazığspor yöneticileri Petrolspor soyunma odasına gererek futbolcuları tebrik etti.
Özetle; Batman Petrolspor hem çok kritik bir deplasmandan 3 puan çıkardı, hem de 30 yıl sonra iki camia arasında yeniden kardeşlik tohumları atıldı. Umarım aynı rüzgarlar Batman’da da sürer ve ezeli rekabet sadece sahada kalır. Petrolspor genel olarak sahaya istediği futbolu yansıtmamış olsa da futbolcularımız yüreğini sahaya koydu. Elbette oyundan çıkarılacak dersler de var ama kazanılan 3 puan muhteşemdi. Birçok yönüyle Elazığ deplasmanı bir galibiyetin ötesindeydi.
Sağlıcakla kalın.
