DEM Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, AK Parti ve MHP’nin İmralı ziyaretlerinde Abdullah Öcalan’dan Rojava hakkında taleplerde bulunacağını söyledi. Çiftyürek, “Rojava konusunda Öcalan’dan bir çağrı almak istiyorlar” dedi.
Meclis çatısı altında kurulan süreç komisyonu cuma günü toplanarak İmralı’ya gitme kararı aldı. Komisyonda yer alan CHP ve Yeni Yol Grubu ise İmralı Adası’na gitmeyeceklerini açıkladı.
Buna göre komisyondan sadece AK Parti, DEM Parti ve MHP’den 3 temsilci İmralı’ya gidecek.
AK Parti adına Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman, MHP adına Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, DEM Parti adına da Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit İmralı’ya giderek Öcalan’la görüşecek.
Her üç üyenin isimleri Meclis Başkanlığı’na sunuldu ve gidiş hazırlıkları başladı. Üç üyenin isminin adaya gidiş izni almak üzere bugün Türkiye Adalet Bakanlığı’na sunulması kararlaştırıldı.
“Süreç MİT tarafından yönetilecek”
Türkiye Gazetesi ise komisyonun İmralı ziyaretine ilişkin çeşitli iddialar ortaya attı. Buna göre ulaşım, oturma düzeni ve gidişle ilgili tüm teknik detaylar tamamen Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından yürütülecek.
Bu nedenle MİT, her aşama için, görüşme sırasındaki oturma düzenine kadar hassas bir çalışma yürütüyor.
Helikopterle gidecekler
Görüşmenin yarın ya da salı günü yapılması öngörülüyor. Komisyon üyeleri İmralı Adası’na helikopterle gidecek.
Yasalara göre “terör” suçlarından hüküm giyenlerin milletvekilleri tarafından ziyaret edilmesi için Adalet Bakanlığı’nın yazılı izni gerektiğinden, Meclis Heyeti’nin Adalet Bakanlığı’na resmi başvuruda bulunması bekleniyor.
Bu ziyarette Adalet Bakanlığı’nın sadece bürokratik işlemleri yürüteceği belirtiliyor.
“Komisyon Öcalan’a soracak: Çağrısı HSD için de geçerli mi?”
Komisyonun bugüne kadarki tüm görüşmelerinin tutanak altına alındığı belirtildi. Öcalan ile yapılacak görüşmede de tutanak tutulursa, bunun Meclis stenografları tarafından değil, MİT yetkilileri tarafından yapılacağı tahmin ediliyor.
Ayrıca görüşme sırasında ses, görüntü veya fotoğraf kaydı alınacağı ancak kamuoyu tepkisi nedeniyle fotoğrafların paylaşılmayacağı söyleniyor.
Öcalan’ın görüşmede 27 Şubat’taki PKK’ye yönelik silah bırakma ve kendini feshetme çağrısına dair genel bir değerlendirme yapması, ardından görüşmenin soru-cevap formatında devam etmesi bekleniyor.
Habere göre ziyaretin ana konusunun, Öcalan’ın 27 Şubat’taki çağrısının Demokratik Suriye Güçleri’ni (DSG) de kapsayıp kapsamadığının olması ve bu durumun görüşmede netleştirilmesi planlanıyor.
Öte yandan güvenlik kaynakları İmralı ziyaretinin sürece katkı sağlayacağını söyledi. Buna göre, Öcalan’ın vereceği mesajlar PKK’nin silah bırakma sürecini ve DSG’nin Suriye ordusuna entegrasyonunu hızlandıracak.
Ayrıca ziyaret sonrasında, PKK’nin Zap’tan çekilme çağrısında olduğu gibi Metina’dan çekilmesiyle ilgili yeni bir açıklama yapması da öngörülüyor.
“Devlet, Öcalan’ın Rojava’da silah bırakma çağrısı yapmasını isteyecek”
DEM Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, komisyonun İmralı ziyareti ve Abdullah Öcalan ile görüşmesinin içeriği hakkında Rûdaw’a konuştu. Çiftyürek, görüşmenin 2 temel amacı olduğunu belirterek şunları söyledi:
“AK Parti ve MHP’nin talepleri aynı. Tahminime göre Cumhur İttifakı, Öcalan’dan iki temel talepte bulunacak. Birincisi, PKK’nin Kandil’de, Rojhilat’ta ve her yerde silah bırakması. İkincisi de Rojava hakkında Öcalan’dan talepte bulunacaklar. Temel amaçları Rojava Özerk Yönetimi’nin silah bırakmasıdır. Ancak bu talep doğru değil. Bu mesele Türkiye meselesidir ve Demokratik Suriye Güçleri’ne yönelik silah bırakma talebi doğru değildir.”
“Öcalan Rojava’da silah bırakma çağrısı yapmaz”
Çiftyürek, devletin bu görüşmedeki amacının belli olduğunu belirterek şunları dile getirdi:
“Devlet Rojava konusunda Öcalan’dan bir çağrı almak istiyor. Talep de Demokratik Suriye Güçleri’nin Rojava’da silah bırakması ve kendini HTŞ’ye teslim etmesidir. Bu, devletin Öcalan’dan isteyeceği yanlış bir taleptir. Bana göre Öcalan da Rojava’da silah bırakma çağrısı yapmaz ve yapmamalıdır da.”
“Devlet anayasada Kürtlerin varlığını kabul etmeli”
Sinan Çiftyürek devlete adım atma çağrısında bulunarak şunları kaydetti:
“Devletin önünde Kürt sorunu var. Adına ne derse desin. Mesele Kürt meselesi ve Kürdistan meselesinin çözümüdür. Devletin iki adım atması gerekiyor. Biri hukuki alanda, diğeri ise siyasi alanda. Hukuki adım; dağdan gelen binlerce kişinin sosyal ve siyasi hayata katılması için yasal bir çerçeve oluşturulmasıdır. Ayrıca Kürt sorununun sonuçları ortadan kaldırmalı. Örneğin Öcalan’a umut hakkı, kayyım sisteminin kaldırılması, Demirtaş ve siyasi tutukluların serbest bırakılması. İkincisi ise Kürt meselesi siyasi bir meseledir. Yani devlet Türkiye Anayasası’nda Kürt milletinin varlığını kabul etmeli ve Kürtçe resmi dil olmalı.”







