Eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, “Sürecin Turnusol Kağıdı: 8 Ekim Tarihi Ve Demirtaş” başlıklı bir açıklama yayımlayarak, müvekkilinin hukuki süreci ve olası tahliyesi için 8 Ekim 2025 tarihinin kritik önem taşıdığını belirtti. Karaman, bu tarihin hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) son kararının kesinleşme potansiyeli hem de devam eden “çözüm sürecinin inandırıcılığı” açısından bir test niteliği taşıdığını vurguladı.
“KARARLARIN GEREĞİ YAPILMADI”
Avukat Karaman, açıklamasında “4 Kasım 2016 tarihinden beri Cezaevinde bulunan Sayın Demirtaş hakkında AİHM bugüne kadar 3 farklı ihlal kararı verip Sayın Demirtaş’ın tahliye edilmesine karar verse de bu kararların gereği yapılmadı” ifadelerini kullandı. Bu kararların “20 Kasım 2018 tarihli AİHM Daire, 22 Aralık 2020 tarihli AİHM Büyük Daire ve 8 Temmuz 2025 tarihli AİHM Daire kararları” olduğunu hatırlattı. Karaman, özellikle “22 Aralık 2020 tarihli AİHM Büyük Daire kararı, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin süre gelen gündeminde olup belirli periyotlarla yapılan toplantılarda, kararın infaz edilerek Sayın Demirtaş’ın serbest bırakılması çağrıları yapılmaktadır” dedi.
Son olarak 8 Temmuz 2025 tarihli AİHM kararı sonrası yaptıkları tahliye başvurusunun Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce reddedildiğini belirten Karaman, mahkemenin ret gerekçelerini şöyle sıraladı:
“1) Kararın henüz kesinleşmediği, 2) Kararın Demirtaş’ın 20 Eylül 2019 tarihli tutukluluğuna ilişkin olduğu, oysa Demirtaş’ın artık suç şüphesi üzerine tutuklu değil, mahkûmiyete bağlı tutuklu olduğu”.
KRİTİK TARİH: 8 EKİM
AİHM Daire kararlarına karşı tarafların üç ay içinde Büyük Daire’ye itiraz edebileceğini açıklayan Karaman, sürecin nasıl işlediğini şu sözlerle anlattı:
“İtirazı önce ‘Panel’ denilen 5 kişilik bir heyet incelemekte, itirazın ciddi bulunması halinde başvuru Büyük Daireye gönderilmektedir. Panel’in ön incelemede itirazı, Büyük Daireye göndermeye değer görmemesi halinde ise Daire kararı kesinleşmiş olacaktır.”
Bu çerçevede Karaman, kritik tarihi şu sözlerle işaret etti:
“Diğer taraftan, şayet hükümet tarafından itiraz edilmezse, 8 Ekim 2025 tarihinde de son AİHM kararı kesinleşecektir.” Hükümetin itiraz etmemesinin “anlamlı olacağını” belirten Karaman, “Zaten benzer itirazların AİHM nezdinde bir karşılık bulmayacağı önceki AİHM Büyük Daire kararı ile de sabittir” dedi.
TAHLİYE BEKLENTİSİ
Açıklamada, “24 Eylül 2025 tarihi itibariyle Kobani dosyası istinaf incelemesi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesine gönderilmiştir” bilgisi de paylaşıldı. Karaman, “Sayın Demirtaş hakkında verilen AİHM kararının, 6-8 Ekim olayları nedeniyle haklarında mahkûmiyet kararı verilen diğer tüm siyasetçiler açısından da geçerli olduğunun altını çizmek gerekir” diyerek kararın emsal niteliğine vurgu yaptı.
Avukat Karaman, tahliye beklentisini hem hukuki hem de siyasi sürece dayandırarak “İstinaf Dairesinin dosyayı hemen incelemeye alarak Sayın Demirtaş ve arkadaşlarını, ilk elden, hukukun gereği olarak tahliye etmesi gerekir. Diğer taraftan tüm sıcaklığı ile yürütülen ve temkinli izlenen çözüm sürecinin inandırıcılığının gereği olarak da Kobani tutuklularının tahliyesi gerekli ve hatta zorunludur.” ded.
Karaman, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Gerek yerel ve uluslararası hukukun gereği olarak, gerekse de barış ve kardeşlik sürecinin inandırıcılığının pekişmesi açısından, İstinaf Dairesinin Kobani dosyasını en kısa zamanda incelemeye alacağı ve Sayın Demirtaş ve arkadaşları hakkında tahliye kararı vereceği yönünde güçlü bir beklentimiz olduğunu not etmek gerekir.”