DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, iktidara Gazze konusunda daha kararlı ve etkin adımlar atma çağrısında bulundu. Ekmen, Gazze’de süregelen kuşatma nedeniyle insanların göz göre göre açlığa ve ölüme terk edildiğini vurgulayarak, Genel Kurul kürsüsünden fotoğraflar gösterdi ve “İnsanlık tarihine kara bir leke olarak düşen bir gerçeği, Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana süren planlı soykırımın bir parçası olarak; kadınların, çocukların ve yaşlıların göz göre göre açlıktan ölüme terk edilişini gösteriyorum.” dedi.
Gazze karşısında susmak, suça ortak olmaktır
Ekmen, konuşmasında Filistin halkının direnişinin yokluk ve açlıkla bastırılmak istendiğini ve iktidarın diplomatik ve insani kanalları derhâl devreye sokması gerektiğini vurgulayarak, “Filistinliler, soykırımdan sağ kurtulanlar, bugün onurlu direnişlerinin bedelini Gazze sokaklarında açlıktan ölen çocuklarla, gençlerle, kadınlarla ve karanlıkta doğan bebeklerle ödüyor. Uluslararası hukuk ve insan hakları normlarının hiçe sayıldığı bu soykırım, sözde ateşkesin ardından şimdi de kuşatma ile sürdürülüyor. Bir halk açlıkla katlediliyor; insani yardım ise en ağır sınavlarından birini yaşıyor. Daha bugün yardım
bekleyen sivillere düzenlenen saldırıda 73 kişi hayatını kaybetti, 150 kişi ağır yaralandı. Son yirmi dört saatte 130 Filistinli yaşamını yitirdi. Gazze’de açlık bir silaha dönüştürülmüş durumda. Bebekler, çocuklar, hastalar, kadınlar, insanlar aç bırakılarak öldürülüyor. Ekmek yerine ambargo, ilaç yerine suskunluk gönderiliyor. Gazze’de çocuklar açlıktan ölürken, dünya sadece seyrediyor. Soykırım, uluslararası hukuk ve sınır tanımazken, insani yardım mevcut statükoya takılıyor. Bu sessizlik suçtur. Bu seyir, bu suça ortaklıktır” ifadelerini kullandı.
Türkiye, Gazze’ye yardım ulaştıracak güce ve kudrete sahiptir
Konuşmasının sonunda Ekmen, açlıktan ölen bebeklerin ve yardım sırasındaki Filistinlilerin fotoğraflarını Genel Kurul’a göstererek iktidara doğrudan seslendi. İnsani yardım için seferberlik çağrısında bulunan Ekmen, konuşmasını şu sözlerle sürdürerek, “Bir dilim ekmek, bir halkın umudu ve onuru oldu; bir öğün yemek, bir ülkenin özgürlüğünün simgesi hâline geldi. Filistin, açlığın en keskin adı, adaletsizliğin en çıplak fotoğrafı oldu. Gazze, bağımsız bir Filistin devleti için direnenlerindir. Bugüne kadar burada, Filistin politikası nedeniyle iktidarı yer yer yetersiz bulduğumuz eleştirilerimiz oldu; ancak bugün bir eleştiri yapmak yerine, bir seslenişte bulunmak istiyorum: Uluslararası sınırlar, soykırım suçunun parçası olamaz. Havadan, karadan, denizden—hangi yolla ve hangi imkân varsa—lütfen Gazzeli insanlara insani yardımı ulaştırınız. Türkiye Cumhuriyeti devleti, bunu yapacak güce ve kudrete sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, bunu destekleyecek iradeye sahiptir. Uluslararası gündemi, Filistin’deki bu açlıkla meşgul ediniz; uluslararası platformları, Filistin’deki bu açlık yoluyla sürdürülen soykırımı gündeme taşıyarak kilitleyiniz. Konuşmamın son kısmında, Gazze için hiçbir şey yapamamanın verdiği utanç ve acıyla, yemek sırasındaki ailelerin ve açlıktan ölen bebeklerin fotoğraflarını sessiz bir şekilde Genel Kurul’a ve milletimize göstermek istiyorum” dedi.
Ekmen’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrı
Daha önceki basın açıklamaları ve Meclis konuşmalarında da Gazze için çağrıda bulunan Ekmen, “Sayın Cumhurbaşkanı’ndan, Türkiye Cumhuriyeti’nin sahip olduğu güç ve kudretle Gazze’ye havadan, karadan ve denizden insani yardım ulaştırmasını bekliyoruz. Filistin halkının yaşadığı açlık ve soykırım karşısında sessiz kalamayız. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu insanlık dramına derhal müdahale etmesini, uluslararası platformlarda etkin diplomasi yürütmesini ve Türkiye’nin insani yardım kapasitesini hızla harekete geçirmesini talep ediyoruz” açıklamasında bulundu.
