Bugün Kürdistan Bölgesi ve idaresi dışındaki Kürdistani bölgelerde halkın yüzde 93’ünün “Evet” dediği Kürdistan’ın Bağımsızlık Referandumu’nun 8’inci yıl dönümü.
Bundan tam sekiz yıl önce, 25 Eylül 2017 yılında, Güney Kürdistan ve Kürdistan Bölgesi dışındaki Kürt bölgelerindeki halk, kaderlerini tarihi bir referandumla belirlemek için büyük bir coşkuyla sandık başına gitti.
Sonuçlar, halkın çoğunluğunun iradesini yansıtıyordu. Referandum seçimlerinde halk %92,7 oranında bağımsızlığa “evet” oyu verdi.
Bugün o tarihi gün anılırken, referandum hala Kürtlerin elinde güçlü bir siyasi koz ve tartışılmaz bir delil olmaya devam ediyor.
Referandum neden gerçekleştirildi
Bağımsızlık referandumu fikri, Kürdistan Bölgesi ile Irak arasında biriken görüş ayrılıklarından kaynaklandı. Bağdat’ın anayasayı ihlal etmeye devam etmesi, özellikle çatışma bölgelerinin çözümü için Anayasa’nın 140. maddesini uygulamaması, 2014’te bütçe kesintileri yapması, ortaklık ve denge ilkelerini hiçe sayması, Başkan Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan siyasi liderliğini alternatifleri değerlendirmeye yöneltti.
Başkan Barzani başkanlığında ve çok sayıda Kürt siyasi partisinin katılımıyla 7 Haziran 2017’de yapılan toplantıda referandum tarihinin 25 Eylül olarak belirlenmesi kararlaştırıldı.
Sürecin dinamosu ve lideri olarak bilinen Başkan Barzani, Kürt halkının kendi geleceği hakkında karar verme ve bu sorunu barışçıl ve demokratik bir şekilde çözme hakkına sahip olduğunu sürekli vurgulamıştır.
Seçim günü ve sonucu
25 Eylül sabahı, tüm etnik ve dinsel topluluklardan vatandaşlar sandık başına gitti. Bağımsız Yüksek Seçim ve Referandum Komisyonunun resmi verilerine göre 3 milyon 305 binden fazla kişi, yani oy kullanma hakkı olanların %72’si sandık başına gitti. Sonuç olarak, katılımcıların %92,73’ü “evet” oyu verirken, yalnızca %7,27’si “hayır” oyu kullandı.
Referandum sonrası sonuçlar ve olaylar
Referandum Kürdistan halkı için tarihi ve ulusal bir başarı olarak kayıtlara geçse de sonrasında beklenmedik gelişmeler yaşandı. Irak Hükümeti, bölge ülkeleriyle koordinasyon halinde Kürdistan Bölgesi’ne yoğun siyasi, ekonomik ve askeri baskı uyguladı.
Hava ablukası, sınır kapılarının kapatılması ve 16 Ekim 2017’de Kerkük ve diğer çatışma bölgelerine yönelik askeri harekat sonucunda Kürdistan’ın güneyindeki toprakların yaklaşık %51’i kaybedildi.
Referandum gelecek için güçlü bir kart
Siyasi gözlemciler ve uluslararası ilişkiler uzmanları, tüm olumsuz sonuçlarına rağmen referandumun Kürtlerin elinde tarihi bir belge ve güçlü bir siyasi koz olarak kalacağı konusunda hemfikir.
Bu tarihi günün sekizinci yıldönümünde Kürdistan halkının “Evet” sesi hala tarihin kulaklarında yankılanıyor ve gelecek nesiller için unutulmaz bir hayal ve hedef olarak kalacak.