Mazlum Abdi’den Türkiye açıklaması: Türkiye ile iletişimimiz var

featured

DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi, İsrail-İran gerilimine ilişkin tavırlarının ne olacağı, Kürt kamuoyunda gündem olan “Abdullah Öcalan’ın görüşme talebi” ve Türkiye ile ilişkiler konusunda konuştu. Öcalan’la görüşmenin hem kendi açısından hem de Kürt sorununun çözümü açısından tarihî bir fırsat olacağını dile getiren Abdi, İsrail-İran savaşının Suriye’ye sıçrama olasılığı konusunda uyardı.

Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi, Yeni Özgür Politika gazetesine verdiği röportajda bölgedeki son gelişmeleri ve Kürt kamuoyunun merak ettikleri konulara değindi.

Mazlum Abdi'den Türkiye açıklaması: Türkiye ile iletişimimiz var

Mazlum Abdi,  Rojava’da 26 Nisan’da gerçekleşen Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı’nın hem Kürt halkı hem de Suriye’nin geleceği açısından tarihî bir gelişme olduğunu vurguladı. Abdi’ye göre konferans, Kürt siyasi hareketlerinin ortaklaşmasını sağlamış ve Şam ile yürütülecek görüşmeler için ulusal bir heyetin oluşturulması kararıyla somut bir adım atmıştır.

“Konferansa Kürdistan’ın tüm parçalarından katılım oldu. Alınan kararlar tarihî önemdedir. Şam ile görüşmek üzere oluşturulan heyet, yakın zamanda çalışmaya başlayacak. Bu, Kürt ulusal birliği açısından da önemli bir başlangıç olacak.”

Konferansta ayrıca federal ve ademi merkeziyetçi bir sistemin savunulması yönünde ortak bir duruş da ortaya çıkmıştı. Abdi, bu çerçevenin Şam ile sürdürülen 10 Mart Anlaşması görüşmeleriyle çelişmediğini vurguladı.

“Konferansta alınan kararlar ile 10 Mart Anlaşması birbirine karşıt değil. Aksine birbirini tamamlayan adımlardır. Yeni anayasada Kürtlerin nasıl yer alacağı, ademi merkeziyetçi bir yapının nasıl kurulacağı tartışılacak.”

Efrîn ve Serêkaniyê’ye dönüş süreci: “İlk adım güvenlik”

DSG Genel Komutanı, Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî gibi bölgelerde halkın geri dönüş talebine karşılık verilmesi için oradaki yabancı silahlı grupların çıkarılması gerektiğini vurguladı.

“Efrîn’de halkımıza büyük zulüm yapıldı. İnsanlarımız zorla yerinden edildi. Bu gruplar çıkarılmadan halkın geri dönüşü mümkün değil. Bu konuda ortak komiteler oluşturuldu, çalışmalara başlanacak. İlk adım güvenliğin sağlanması ve el konulan mülklerin iade edilmesi olacak.”

DSG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu: “Yeni askeri yapı inşa edilecek”

Mazlum Abdi, DSG’nin Suriye ordusunun gelecekteki yapısına entegrasyonu konusunda Şam ile yapılan görüşmelerde önemli bir aşamaya gelindiğini açıkladı. Bu sürecin temelini 10 Mart’ta yapılan anlaşma oluşturuyor.

“DSG’nin, Suriye’nin askeri yapısı içerisinde nasıl bir rol oynayacağı konusu Şam ile yürütülen müzakerelerde en çok üzerinde durulan başlıklardan biridir. 10 Mart anlaşmasıyla bu konuda önemli bir zemin oluştu. Savaşçılarımızın hakları, statüleri ve komuta yapısı yok sayılamaz; bu bizim kırmızı çizgimizdir.”

Ortak askeri komitelerin kurulacağını belirten Abdi, bu komitelerin DSG’nin statüsünü, görev alanlarını ve Suriye Savunma Bakanlığı ile ilişkisini belirleyeceğini söyledi.

“Savunma Bakanlığı çatısı altında ortak askeri komiteler kurulacak. DSG’nin temsilcileri de yer alacak. Yerel güvenliği riske atmayacak bir formülle bölgelerimizin korunması sağlanacak. Bu, yeniden yapılanma sürecidir.”

Abdi ayrıca, IŞİD’e karşı ortak operasyonların da bu yeni yapı içinde değerlendirileceğini ifade etti:

“IŞİDtehdit olmaya devam ediyor. Bu nedenle DSG ile Suriye ordusunun birlikte operasyon yapması gerektiği ortaya çıkıyor. Bu yönlü koordinasyon ve planlama için askeri komiteler faaliyete geçecek.”

Yeni askeri düzenin ademi merkeziyetçi ve halk temelli olması gerektiğini vurgulayan Abdi:

“Biz sadece bölgemizi değil, tüm Suriye’yi savunmak istiyoruz. Yeni ordu temsiliyeti ve adalet ilkesine dayanmalı. DSG bu ordunun doğal parçası olacak.”

İran-İsrail gerilimi: “Diyalog dışında çözüm yok”

Abdi, İsrail ile İran arasında yaşanan çatışmanın sadece bölgesel değil, Suriye için de doğrudan tehdit oluşturduğunu ifade etti:

“Biz diyalog ve müzakereler yoluyla sorunların çözümünden yanayız. Çatışma ve savaş hiçbir zaman kalıcı çözüm ve barış için tek yol değildir. Ortadoğu’nun gerçekten barışa ve istikrara ihtiyacı var. Her iki güç arasında yaşanan çatışma durumu Suriye için de bir tehdit oluşturuyor. Çatışma durumunun yayılmasıyla birlikte Suriye de etkilenecektir. Bunun için de hazırlıklı ve tedbirli olmamız gerekiyor. Biz hala da müzakere masasına dönülmesi, sorunların diyalog yoluyla çözülebileceğine inanıyoruz..”

Bölgesel güçlerle ilişkiler: “Doğal ve gerekli”

“ABD-İsrail ve İran arasındaki gerilimde yaklaşımız nedir? Bu güçlerle ilişkiniz nasıl?” nedir sorusuna ise DSG Komutanı şu yanıtı verdi:

“Ortadoğu’da yaşıyoruz. Suriye sorunu da küçük çaplı yerel bir sorun değil. Hem bölgesel, hem de uluslararası bir soruna dönüştü. Dolayısıyla Suriye’deki mevcut durum bölgesel güçleri de uluslararası güçleri de bağlıyor. Dikkat çektiğimiz bu güçlerin tümü bu sorunun içinde yer aldı. Bizler Suriye’de varlık gösteren, yaşayan ve IŞİD ile mücadele eden önemli bir gücüz. Nasıl bölgesel ve uluslararası güçler birbiriyle iletişim ve diyalog halindeyse, biz de ilişki ve diyalog kurabiliriz. IŞİD  ile mücadele, bölgesel sorunların çözümü çerçevesinde hem uluslararası hem de bölgesel açıdan geliştirdiğimiz ilişkiler var. Böyle bir ilişkinin olması doğal ve olacaktır da. Biz Suriye sorununu çözmek istiyoruz. Bölgesel ve uluslararası güçlerin bu yönlü yürüttüğü siyaseti de dikkate alıyoruz. Ancak bizim için başat ve önemli olan şu anki mevcut yönetimle sorunu ortak çözmek. Biz bölgesel güçlerin kendi iç meselelerimize karışmasını istemiyoruz.”

Öcalan’la görüşme talebi: “Büyük bir onur olur”

Mazlum Abdi, Kürt kamuoyunda gündem olan “Abdullah Öcalan’ın görüşme talebi” ile ilgili de konuştu. Öcalan’la görüşmenin hem kendi açısından hem de Kürt sorununun çözümü açısından tarihî bir fırsat olacağını dile getirdi.

“Önder Apo ile görüşmek benim için bir onur olur. Bu görüşme dört parçada Kürt sorununa çözüm konusunda büyük katkı sunar.”

Türkiye ile ilişkiler: “Diyalog gerekli”

Mazlum Abdi, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nın özellikle Rojava’da olumlu yansımaları olduğunu ve çatışmasızlık ortamını sağladığını belirtti.

“Rojava’da ateşkes durumu bu çağrının sonucudur. Türkiye ile iletişimimiz var. Bu sürecin kalıcı barışa dönüşmesini istiyoruz. Sorunların çözümü Kürtlerin tüm parçalarını kapsayan bir diyalogla mümkün olacaktır.”

kaynak: rudaw

Giriş Yap

Batman Burada ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

NOT: ✅ Oturumu açık tut kısmını aktif hale getirin.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Uygulamamızı İndir ve Yorum Yap 🌟